Skip links

KAMU ÇALIŞANLARININ KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASINA İLİŞKİN POLİTİKALARA/PROSEDÜRLERE UYMAMASI DURUMUNDA DİSİPLİN UYGULAMALARI

Kişisel verilerin korunması alanında atılması gereken adımlardan birisi bu alanda politika ve prosedürlerin belirlenmesidir. Kişisel verilerin korunması mevzuatında da bazı veri sorumlularına kişisel veri saklama ve imha politikası hazırlama yükümlülüğü getirilmiştir.1 Ayrıca Kişisel Verileri Koruma Kurumu tarafından yayınlanan Kişisel Veri Güvenliği Rehberi’nde (İdari ve teknik Tedbirler) kişisel verilerin korunmasına ilişkin politika ve prosedürlerin hazırlanması gerektiği, bu uygulamanın çalışanlar üzerinden baskıyı azaltacağı belirtilmiştir. 2
Bu yazıyla kişisel verilerin korunması kapsamında veri sorumlusu tarafından yürürlüğe alınan politika ve prosedürlerin kamu çalışanları açısından bağlayıcılığı değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme için ilk olarak kamu çalışanlarının tabi olduğu disiplin hükümlerini kısaca belirlenmiştir ve kişisel verilerin korunması kapsamında çıkarılan politika ve prosedürlere uyulmaması durumunda kamu çalışanları için disiplin hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilmiştir.

1. KAMU ÇALIŞANLARININ BAĞLI OLDUĞU DİSİPLİN HÜKÜMLER
1.1. MEMUR

657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu (Bundan sonra 657 olarak anılacaktır) madde 124 ve devamında disiplin hükümleri düzenlenmiştir. Bu hükümler arasında “Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmaması” açıkça ifade edilmiştir. 657’nin 11. Maddesinde ise devlet memurlarının görevleri arasında “amirler tarafından verilen görevleri yerine getirmekle yükümlü” ifadesi yer almaktadır.

1.2. SÖZLEŞMESİ PERSONEL
657’nin 4/b maddesi 7. paragrafında, sözleşmeli personelin disiplin hükümleri açısından devlet memurları ile aynı hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla memurlara ilişkin yapılan açıklamalar sözleşmeli personel için de geçerlidir.

1.3. İŞÇİ
657’nin 4/d maddesinde işçilerin 657’ye tabi olmayacağı belirtilmiştir. İşçiler 4857 sayılı İş Kanunu’na (Bundan sonra 4857 olarak anılacaktır) tabi olacaklardır.
4857’ye tabi olan işçiler açısından 4857’nin bazı hükümleri (madde 18,19,25,26,38) ve 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu (Bundan sonra 6098 olarak anılacaktır) bazı hükümleri dışında (madde 399) disiplin durumunu düzenleyen başkaca bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Disiplin hukukuna yönelik genel bir düzenlemenin bulunmamasından doğan boşluk, uygulamada genelde toplu iş sözleşmeleri ile doldurulmaktadır. Disiplin cezalarının, iç yönetmeliklerde düzenlenmesi de uygulamada sıklıkla karşılaşılan bir durumdur.3 Ücret kesintisi ve işten çıkarma yaptırımlarında olduğu gibi diğer disiplin cezalarının da bir hukuki dayanağının bulunması gerektiği, 6098’de belirtilmektedir.4 6098’in “V. Düzenlemelere ve talimata uyma borcu” başlıklı 399 uncu maddesinde işverenin, işin görülmesi ve işçilerin işyerindeki davranışlarıyla ilgili genel düzenlemeler yapabileceği, işçilere özel talimatlar verebileceği, işçilerin, bunlara dürüstlük kurallarının gerektirdiği ölçüde uymak zorunda olduğu düzenlenmiştir.

2. KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASINA İLİŞKİN POLİTİKA, PROSEDÜR, TALİMAT VB. DOKÜMANLARIN KAMU ÇALIŞANLARI AÇISINDAN BAĞLAYICILIĞI
2.1. MEMUR

657’nin 125. Maddesinde hangi durumlarda hangi cezaların verileceği açıkça belirtilmiştir. Bu hükümler arasında “verilen emir ve görevlerin yapmamak” disiplin ceza sebebi olarak belirtilmiştir. 657’nin 11. Maddesinde devlet memurlarının görev ve sorumlulukları arasında “amirler tarafından verilen görevleri yerine getirmekle yükümlü” ifade kullanılmıştır.
İdare hukuku açısından emrin varlığı tartışmasında bir astlık-üstlük ilişkisi aranmaktadır. Diğer bir deyişle emri verenin üst olması durumunda bir emrin varlığından bahsedilebilecektir. Emrin şekli açısından idare hukukunda bir sınırlama olmamasına rağmen yazılı olması ispat açısından faydalı olacaktır.
İşveren tarafından yayınlanan politikalar, prosedürlerin de bu emir ve görevler kapsamında kaldığı kanaatindeyiz. Bundan dolayı memurların kişisel verilerin korunması kapsamında yayınlanan politika, prosedür ve talimat benzeri dokümanlarda yer alan kurallara uymaması durumunda disiplin hükümlerinin işletilebileceği düşünüyoruz.

2.2. SÖZLEŞMELİ İŞÇİ
657’nin 4/b maddesi 7. Paragrafında sözleşmeli personelin disiplin hükümleri açısından devlet memurları ile aynı hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla memurlara ilişkin yapılan açıklamalar sözleşmeli personel için de geçerlidir.

2.3. İŞÇİ
4857’ye tabi olan işçiler için disiplin hukuku açısından mevzuatta bir düzenleme olmaması bu çalışanlara disiplin işlemleri uygulanmayacağı anlamına gelmemektedir. Memurlar için yapılan açıklamalara benzer olarak işçiler, işverenlerin emir ve talimatlarına uygun hareket etmelidir. Yine işçiler açısından bu emrin varlığı yeterli olup bir şekilde şartına tabi değildir.
İşçiler açısından disiplin cezasının koşulları arasında; emir ve talimatın hukuka uygun olması, cezanın amaç ile sınırlı olması, işçinin kusurlu olması gibi koşulları bulunmaktadır.
Sonuç olarak ister toplu iş sözleşmesiyle düzenlensin ister bireysel iş sözleşmesiyle ya da işveren tarafından daha sonra bildirilen bir talimat ile kişisel verilerin korunmasına ilişkin işveren talimatlarına uyulması gerekmektedir. Bu emir ve talimatlara uymayan çalışanlar hakkında disiplin işlemleri uygulamak mümkündür.

3. SONUÇ
Disiplin hukuku açısından kamu çalışanlarından memurlar ve sözleşmeli işçiler 657’ye, işçiler ise 4857 ve 6098’ye tabidir. Bu kanunlar kamu işverenlerine emir ve talimat verme yetkisi tanımaktadır. Kamu işvereni tarafından kişisel verilerin korunması alanında yürürlüğe alınan politika, prosedür gibi uygulamaların kamu çalışanları açısından emir ve talimat olması dolayısıyla bağlayıcı olduğunu düşünmekteyiz. Bunun sonucunda; kamu işvereni tarafından tüm kamu çalışanları için kişisel verilerin korunmasına yönelik yürürlüğe alınan politika, prosedür vb. uygulamalara uyulmaması disiplin cezası gerektirecektir.

  1. Kişisel Verilerin Silinmesi, Yok Edilmesi veya Anonim Hale Getirilmesi Hakkında Yönetmelik Veri Sorumluları Sicili Hakkında Yönetmelik ↩︎
  2. Kişisel Veri Güvenliği Rehberi (İdari ve Teknik Tedbirler) syf 11 (https://www.kvkk.gov.tr/yayinlar/veri_guvenligi_rehberi.pdf  E.T: 10.07.2023) ↩︎
  3. SÜZEK, Sarper, İş Hukuku, İstanbul 2020, s.127; SÜZEK, Sarper, İş Hukukunda Disiplin Cezaları, Çalışma ve Toplum Dergisi, 2011/1, s.9-18, s.10. Ayrıca konu hakkında bkz. ELBİR, Nazlı, Türk ve Fransız İş Hukuklarında Disiplin Cezaları, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2010. ↩︎
  4. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 399. maddesinde olan düzenleme, 818 sayılı Borçlar Kanununun 315. maddesinde “Sınai veya ticari bir teşebbüste, iş sahibi tarafından mesai veya dahili intizam için muttarit bir kaide ittihaz edilmişse bunlar evvelce yazılmış ve işçiye bildirilmiş olmadıkça, işçiye bir borç tahmil etmez.”, şeklinde düzenlenmekte idi. Konu hakkında bkz. SÜZEK, İş Hukuku, s.127; SÜZEK, Disiplin Cezaları, s.11. ↩︎
Bu web sitesi, web deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır.